DR. MÜNİR DERMAN

DR. MÜNİR DERMAN İLE İLGİ İKİ ANI

2 Aralık 1989’da vefat ederek Ankara’nın Memlik köyüne defnedilen tasavvuf ehli, Dr. Münir Derman’a seneler önce hazırladığım “Ülkücü Hareketin Manevi Önderleri” isimli bir yazı dizisinde yer vermiştim. Bugün onu rahmetle anmak için dinlediğim iki anıyı aktarmak istedim.

Münir bey ile Başbuğumuzun çok eskilere dayanan bir dostluğu varmış. Bir gün Mehmet Abinin vücudunda sebebi bilinmeyen bir alerji hasıl olmuş. Gitmediği doktor kullanmadığı ilaç kalmamış. Arkadaşımız bir gün Başbuğu ziyaret ettiğinde halindeki gariplik Başbuğun dikkatini çekmiş ve rahatsızlığını sormuş. “Her yerimde döküntü var ve sürekli kaşınıyor” deyince “Hiç perhiz yaptın mı? diye sormuş. “Hem de her türlüsünü…” deyince biraz düşünüp “O zaman seni bizim Dr.. Münir beye göndereyim. Senin halinden o anlar” diyerek bir adrese yollamış.

Mehmet Abi, Dr. Münir beyin yanına varmış. Şikayetini ve o güne kadar kullandığı ilaçları, yaptığı perhizleri tek tek anlatmış. Arkadaşımıza önce “kollarını sıva” demiş. döküntülere bakmış. Sonra “ayaklarını soy” demiş. Ayaklarını da inceledikten sonra “Tamam” demiş. Mehmet Abi, yine ilaç yazılacak yeni perhizler verilecek diye pek de önemsemiyormuş.

Dr. Münir bey sanki onun içinden geçenleri okumuş gibi “Evladım senin ilaca perhize ihtiyacın yok. Yapman gereken tek şey üç ay boyunca el ve ayak tırnaklarını kesmeyeceksin” demiş.

Arkadaşımız merak edip sorunca da izah etmiş. “Sen tırnaklarını çok derin kesmişsin. En hassas sinirler parmak uçlarında bulunur. Bunların aşırı uyarılması sebebiyle vücut olağanüstü tepki veriyor. Üç ay sonra da tırnaklarını keserken dikkat et; parmak uçlarının hilalini koru, Allah’ın izni ile hiç bir şeyin kalmayacak” demiş. Gerçekten Dr. Münir Beyin dediğini uygulayarak, şifa bulmuş.


Buna benzer başka bir anıyı da rahmetli Muhsin Abiden Mamak Cezaevi’nde kendi ağzından dinlemiştim.

Rahmetlinin babası çok rahatsızmış. Ankara’ya gelmiş. Bir çok doktora görünmüşler ama çare bulmak bir tarafa rahatsızlığın sebebini bile öğrenememişler. Halit Amcanın geldiğinden haberi olan Başbuğumuz, o günlerde Muhsin Abiye “Halit beyin durumu nasıl oldu?” diye sorunca Muhsin Abi olan biteni üzülerek anlatmış. Rahmetli Başbuğ şaşkınlıkla “Allah Allah” demiş. Sonra “Dr. Münir Beye gittiniz mi?” diye sormuş. “Hayır” deyince “Ben arayıp haber vereyim, hemen onun yanına gidin demiş.

Muhsin Abi “Ben Dr. Münir beyi önceden tanırdım ama hazık bir hekim olduğunu bilmezdim. Onun daha çok Almanya’da kaldığını duyardım” dedi. “Babamı hazırlayıp bir otele gittik. Bizi odasına aldı. Babamla biraz sohbet edip şikayetlerini dinledikten sonra bir pandül çıkardı ve babamın bütün vücudunu bu pandül ile kontrol etti. Sonra babama birkaç tavsiyede bulundu. ‘İnşallah hiç bir şeyin kalmayacak’ dedi. Gerçekten de babam memlekete döndükten sonra Dr. Münir beyin tavsiyelerini uygulayarak sağlığına kavuştu” dedi.

Bilvesile Başbuğumuza, Muhsin abiye ve Dr. Münir Derman’a rahmet diliyorum.

Recep Küçükizsiz

Recep Küçükizsiz, Adanalı olup ilk ve ortokulu memleketinde okudu. Adana Erkek Lisesi'nde başlayan lise tahsilini Kadirli ve Antakya'da okuyarak tamamlayabildi. Ülkücü olduğu için 3 kez hapse girdi. 12 Eylül darbesinden sonra tutuklanıp MHP ve Ülkücü Kuruluşlar Davası'nda yargılandı. Alparslan Türkeş ile birlikte idamı istenen 220 ülkücüden birisiydi. Mamak Mahkemeleri'nde "iki idam, bir müebbet hapis" cezasına çarptırıldı. Adana, Mamak, Gaziantep, Bursa, Bayrampaşa gibi cezaevlerinde 11 yılı aşkın hapis yattı. Cezaevinde İktisat fakültesini bitirdi. 1991 senesinde, "Şartlı Salıverme Kanunu" gereği serbest bırakıldıysa da Yargıtay'ın "her idam cezası için 10 yıl yatılacak" şeklindeki kararı üzerine Almanya'ya iltica etti. Uzun yıllar Avrupa Türk Federasyonu'nda yönetici olarak görev yaptı. Evli ve dört çocuk babasıdır. 2000 senesinde çıkarılan ve kamuoyunda "Rahşan affı" olarak bilinen kanundan "Cezaevlerinde yatan üç-beş çapulcu için hükümeti bozamam" diyerek Ülkücülerin faydalanmasını engelleyen Devlet Bahçeli'ye tepki olarak Yusufiyeliler Hareketini başlatıp, haksız bir şekilde cezaevlerinde yatmakta olan arkadaşlarının sesi oldu.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir